Türkiye'de eğitime katılım oranı OECD ortalamasının üzerinde

Türk Eğitim Derneğinin hazırladığı "Bir Bakışta Eğitim 2022" raporuna göre, Türkiye, zorunlu eğitim sonrası 20-24 yaş arası yüzde 50, 25-29 yaş arası yüzde 32 ve 30-39 yaş arası yüzde 17 eğitime katılma oranıyla OECD ortalamasının üzerinde yer alıyor- Türkiye'de 25-34 yaş aralığındaki yükseköğretim mezunu genç yetişkin oranının 2000 yılına kıyasla 4 katına çıktığına işaret edilen rapora göre, kadınların istihdama katılma oranı tüm eğitim seviyelerinde OECD ülkeleri altında bulunuyor.

EĞİTİM 05.11.2022, 23:04
Türkiye'de eğitime katılım oranı OECD ortalamasının üzerinde

Türkiye'de zorunlu eğitim sonrası genç yetişkinlerin eğitime katılım oranı OECD ortalamasının üzerinde yer alıyor. Buna göre, 20-24 yaş aralığındakilerin yüzde 50'si, 25-29 yaş aralığındakilerin yüzde 32'si ve 30-39 yaş aralığındakilerin yüzde 17'si eğitime katılıyor.

Türk Eğitim Derneğince (TED) kurulan bağımsız düşünce kuruluşu TEDMEM tarafından "Bir Bakışta Eğitim 2022: Türkiye Üzerine Değerlendirmeler ve Öneriler" raporu hazırlandı.

Raporda, "Eğitim Süreçlerinin Çıktıları", "Eğitime Erişim", "Eğitime Ayrılan Finansal Kaynak" ile "Öğretmenler, Öğrenme Ortamları ve Okullar" başlıkları altında Türk eğitim sistemine ilişkin veriler yer alıyor.

Yükseköğretime katılımın, bireysel ve toplumsal kalkınma için kilit rol oynadığına işaret edilen raporda, 2000 ile 2021 arasındaki 21 yıllık süreç incelendiğinde, Türkiye'nin yükseköğretime katılımdaki artışın en yüksek olduğu OECD ülkelerinden biri olduğu ifade edildi.

Türkiye'de 25-34 yaş aralığındaki genç yetişkinlerin 2000'de yüzde 9 olan yükseköğretim mezuniyeti oranının, hızlı bir artışla 2021'de yüzde 40'a yükseldiği belirtilen raporda, ancak üniversite ve kontenjan sayıları gibi niceliksel iyileştirmelere odaklanılmasının, niteliksel iyileştirmelerin arka planda kalmasına yol açtığı kaydedildi.

Raporda, bu sorunun çözümüne dönük, "Hükümetlerin yükseköğretime erişimle ilgili politikalarını, iş gücü dünyasının şimdiki ve gelecekteki ihtiyaçlarını gözetecek şekilde yapılandırmaları ve yükseköğretim dışındaki eğitim olanaklarını da işlevsel hale getirmeleri önem arz etmektedir." ifadelerine yer verildi.

- Türkiye'de eğitime katılım

Rapora göre, Türkiye'de, zorunlu eğitim sonrasında genç yetişkinlerin eğitime katılım oranları OECD ortalamasının üstünde yer alıyor.

Türkiye'nin, 20-24 yaş aralığındaki nüfusta yüzde 50 eğitime katılımla, bu oranın en yüksek olduğu ülkeler arasında bulunduğu bildirilen raporda, şunlar kaydedildi:

"25-29 yaş aralığında yüzde 32, 30-39 yaş aralığında ise yüzde 17'lik değerlerle OECD ülkeleri arasında ilgili yaş gruplarında da eğitime katılım oranı en yüksek olan ülke Türkiye olmuştur. Türkiye'de bu yıl 25- 29 yaş aralığındaki eğitime katılım oranı, 2013 yılıyla kıyaslandığında 12 yüzde puan artmıştır."

Son yıllarda 25-29 yaş aralığındaki artışın, yükseköğretime katılımın teorik yaş aralığı olan 18-22'nin de ötesine geçerek daha ileri yaşlara doğru kaydığını gösterdiği belirtilen raporda, bunun gençlerin iş piyasasına geçişinin OECD ülkelerindeki akranlarına göre daha ileri yaşlarda olabileceği anlamına geldiği vurgulandı.

Raporda, iş gücü planlamalarında bu durumun göz önünde bulundurulmasının önemine işaret edildi.

- Eğitim ve istihdam

Türkiye'nin, hem yükseköğretim hem de ortaöğretim mezunlarının istihdam oranlarının en düşük olduğu OECD ülkesi olduğu ifade edilen raporda, OECD ortalamasında istihdam oranlarının, 25-64 yaş aralığındaki yükseköğretim mezunlarında yüzde 85, ortaöğretim veya ortaöğretim mezunlarında yüzde 75, ortaöğretim mezunu dahi olmayanlarda ise yüzde 58 olduğu belirtildi.

Raporda, Türkiye'de ise bu eğitim düzeylerinin her biri için istihdam oranlarının OECD ortalamasının altında kaldığı ve 25-64 yaş aralığı için Türkiye'nin yüzde 57 ile en düşük istihdam oranına sahip OECD ülkesi olduğu vurgulandı.

Türkiye'nin, yükseköğretim mezunlarının alan bazlı istihdam oranlarını gösteren verilerde de sağlık hariç her alanda istihdamın düşük olduğu ülkeler arasında yer aldığı belirtilen raporda, bu durumun eğitimin işlevlerini sorgulattığı kaydedildi.

Türkiye'de yükseköğretim mezunları ile daha alt düzeyde eğitim almış bireylerin işsizlik oranları arasında önemli farklılıklar bulunmadığı vurgulanan raporda, şu ifadelere yer verildi:

"Uzun süredir işsiz kalan yükseköğretim mezunlarının kendi niteliklerinin çok altında beceriler gerektiren işlerde çalışmak durumunda kalmaları nedeniyle beceri uyuşmazlığının ortaya çıkması olasıdır. İnsan kaynağına yapılan bireysel ve toplumsal yatırımların karşılığının alınamamasına neden olabileceği gibi bireylerin iş ve yaşam memnuniyetlerinin düşmesine yol açarak hem bireysel hem de kurumsal düzeyde pek çok sorunu da beraberinde getirebilecek bir risk faktörü oluşturmaktadır."


- Kadın istihdamında eğitimin rolü

Raporda, eğitime devam etmenin ve yükseköğretim mezunu olmanın sağladığı istihdam avantajının, Türkiye'de özellikle kadınların istihdamı açısından önemle üzerinde durulması gereken bir konu olduğu vurgulandı.

Türkiye'de kadınların istihdama katılma oranlarının tüm eğitim seviyelerinde OECD ortalamasının altında kaldığı bildirilen raporda, OECD ortalamasında 25-34 yaş aralığındaki genç yetişkinler içinde ortaöğretim mezunu olmayan kadınların istihdam oranının yüzde 43, ortaöğretim veya ortaöğretim sonrası istihdam oranının yüzde 67 ve yükseköğretim mezunu kadınların istihdam oranının ise yüzde 82 olduğu kaydedildi. Raporda, Türkiye'de ise bu oranların sırasıyla yüzde 24, yüzde 32 ve yüzde 59 olduğu ifade edildi.

Türkiye'de, yükseköğretimin kadınlara sağladığı istihdam avantajına işaret edilen raporda, OECD ortalamasında yükseköğretim mezunu kadınların istihdam oranının, ortaöğretim mezunu olmayan kadınların istihdam oranının yaklaşık 2 katıyken, Türkiye'de 2,5 katı olduğunun altı çizildi.


Raporda, bu verilerin, Türkiye'de kadınların "kaderlerini değiştirmek" için daha fazla eğitim almaları gerektiğini çarpıcı bir biçimde ortaya koyduğu kaydedildi.

- Gelirde cinsiyet eşitsizliği

Tüm OECD ülkelerinde yaş, eğitim düzeyi veya çalışma alanı ne olursa olsun, elde edilen gelirlerdeki cinsiyet eşitsizliğinin devam ettiği belirtilen raporda, şu verilere yer verildi:

"OECD ortalamasında erkekler aynı eğitim seviyesine sahip kadın akranlarından daha yüksek gelir elde etmektedir. 2020'de OECD ortalamasında yükseköğretim mezunu tam zamanlı çalışan kadınlar, erkeklerin elde ettiği gelirin yüzde 77'sini elde edebilmiştir. Türkiye'de ise 25-64 yaş aralığında yükseköğretim mezunu olan ve tam zamanlı çalışan kadınlar, aynı şartlarda çalışan erkeklerin gelirinin yüzde 82'sini kazanırken, ortaöğretim mezunu dahi olmayan kadınlar için bu oran düşmekte ve erkek çalışanların elde ettiği gelirin yüzde 73'ünü kazanabildikleri görülmektedir."

Bunun, kadın ve erkeklerin eğitim gördükleri alanlarla ilgili olduğunun düşünüldüğü aktarılan raporda, şu değerlendirmede bulunuldu:


"Daha çok bilim, mühendislik, teknoloji ve matematik alanlarından mezun olarak iş gücüne dahil olan erkekler, daha çok eğitim, sanat ve beşeri bilimler alanlarından mezun olarak iş gücüne dahil olan kadınlara kıyasla daha fazla gelir elde etmektedir. Ancak gerçekleştirilen araştırmalar kadınların kendileriyle aynı alanda çalışan erkeklerden de daha az kazandığını ortaya koymaktadır. Gelirlerdeki bu cinsiyet eşitsizliğini açıklamada kullanılan bir diğer faktör ise kadınların doğum ve annelik süreçleriyle ilgilidir. Bu bağlamda, cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğinin giderilmesine yönelik yapılacak yasal uygulamalar özellikle kadınların iş gücü verimliliği ile birlikte iş gücüne katılma oranlarının da artması için önem arz etmektedir."

Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
2023 Ocak ayında en düşük öğretmen maaşı ne kadar olmalıdır?
Namaz Vakti 20 Mart 2023
İmsak 05:36
Güneş 07:02
Öğle 13:17
İkindi 16:40
Akşam 19:22
Yatsı 20:42
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 25 60
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 25 45
5. Trabzonspor 25 44
6. Başakşehir 24 41
7. Kayserispor 25 38
8. Konyaspor 25 34
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 24 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 25 22
Takımlar O P
1. Samsunspor 26 54
2. Eyüpspor 26 53
3. Pendikspor 26 47
4. Rizespor 25 46
5. Keçiörengücü 26 46
6. Sakaryaspor 25 43
7. Bodrumspor 25 41
8. Manisa FK 25 39
9. Boluspor 25 38
10. Bandırmaspor 25 37
11. Göztepe 25 35
12. Tuzlaspor 26 28
13. Altay 26 25
14. Adanaspor 26 25
15. Erzurumspor 25 24
16. Altınordu 25 20
17. Gençlerbirliği 25 17
18. Denizlispor 26 17
19. Yeni Malatyaspor 26 16
Takımlar O P
1. Arsenal 28 69
2. M.City 27 61
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Liverpool 26 42
7. Brighton 25 42
8. Brentford 27 42
9. Fulham 27 39
10. Chelsea 27 38
11. Aston Villa 27 38
12. Crystal Palace 28 27
13. Wolves 28 27
14. Leeds United 27 26
15. Everton 28 26
16. Nottingham Forest 27 26
17. Leicester City 27 25
18. West Ham United 26 24
19. Bournemouth 27 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 26 68
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 26 36
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 26 34
10. Celta Vigo 26 34
11. Mallorca 26 32
12. Girona 26 31
13. Getafe 26 29
14. Sevilla 26 28
15. Cadiz 26 28
16. Real Valladolid 26 28
17. Espanyol 26 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 26 13