Maden Şehitlerinin Çocuklarının Tüm Eğitim Masraflarını MEB Karşılayacak

Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğünce imam hatip okullarındaki başarılı örneklerin ve model uygulamaların tanıtılması ve yaygınlaştırılması amacıyla başlatılan Başarılı Örnekler Sergisi'nde dereceye giren projeler, Bakan Özer'in katılımıyla düzenlenen törende ödüllendirildi.

EĞİTİM 17.10.2022, 14:24
Maden Şehitlerinin Çocuklarının Tüm Eğitim Masraflarını MEB Karşılayacak

MEB Şûra Salonu'nda gerçekleştirilen programdaki konuşmasına Bartın'da hayatını kaybeden maden işçilerine Allah'tan rahmet, Türk milletine de başsağlığı dileyerek başlayan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu süreçte kazanın olduğu andan itibaren tüm ekiplerimiz oradaydı. Yaraları sarmak için, konaklama imkânlarına destek olmak için tüm okullarımızı, tüm yurtlarımızı açtık. Sürekli sıcak yemek çıkardık. Bakan yardımcımız, genel müdürlerimiz hemen organize oldular. Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğümüze bağlı tüm rehber öğretmenlerimiz, psikolojik danışmanlarımız; öğrencilerimize, velilerimize, öğretmenlerimize, okuldaki diğer öğrencilerimize de psikolojik destek olmak için hemen sahaya gittiler." dedi.
 
Maden şehitlerinin çocuklarının tüm eğitim masrafları MEB'den
Bakan Özer, Bartın Amasra'daki maden kazasında hayatını kaybeden maden işçilerinin ailelerine destek olmak için çalışma başlattıklarını belirterek "Millî Eğitim Bakanlığı olarak 41 şehidimizin tüm evlatlarının eğitimini de bugün itibarıyla üstlenmiş bulunuyoruz. O yavrularımızın tüm eğitim masraflarını Millî Eğitim Bakanlığı olarak biz karşılayacağız. Burslar vereceğiz; tüm okul, kırtasiye masraflarını da inşallah biz karşılayacağız. Onları yalnız bırakmayacağız." açıklamasında bulundu.
 
İmam hatip okullarının tarihiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Özer, aslında 1913 yılında başlayan ama 1951 yılında artık daha çok kurumsallaşan, eğitim içinde çok daha güçlü bir şekilde yer almaya, namzet bir şekilde yola çıkan okullarımızın arkasında bırakmış olduğu hikâyeler gerçekten unutulmaması gereken hikâyeler... Belki de eğitim sistemimizdeki en mağdur olan okul türlerinden birinin başında imam hatip okullarımız, sonra meslek liseleri geliyor. İşte, bu iki okula ama özellikle imam hatip liselerine gerçekten inanılmaz müdahalelerle hayat bulmaması için, neşvünema bulmaması için inanılmaz entrikalar yaşandı bu ülkede. Ben öncelikle 1913 yılından sonra 1951 yılında tekrar tohumu başlatan -o yetmiş yaşına rağmen İstanbul'da imam hatip okulu için -sadece müfredatını değil, fiziki mekânını da teşrif etmek için- hiç kimseye fırsat vermeden gece gündüz çalışan Celalettin Ökten Hoca'mızı, yine Celalettin Hoca'mızın öğrencisi olan Millî Eğitim Bakanımız Tevfik İleri'yi, Başbakanımız Adnan Menderes'i rahmet ve minnetle anmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
 
İmam hatip okullarında eğitim alan öğrencilerin normal eğitimin yanında sadece dini eğitimi de almak gibi masum bir talepleri olduğuna işaret eden Özer, "Bu talep neden sürekli ertelendi? Neden bundan korkuluyordu? Korkulan şey neydi? Özellikle 1990-2000'li yıllar arasında eğitimde yaşananlardan geçmişe gidip günümüze geldiğimiz zaman süreç çok daha net bir şekilde anlaşılmış olacak. 1990-2000'li yıllarda eğitim sistemimizde inanılmaz antidemokratik uygulamalar, eğitim politikaları marifetiyle sisteme enjekte edildi. Bunların başında başörtüsü yasakları geliyordu. Düşünün bir ülke... Bir ülke kendi çocuklarının başörtüsüyle eğitimle buluşmasının önünde başörtüsü, kılık kıyafet engeli çıkarıyordu. YÖK'ün, üniversitelerin önünde inanılmaz acı hikâyeler ortaya çıkıyordu. Polisle kadınlarımızın, kızlarımızın karşı karşıya getirilmesi, eğitim hakkından en temel anayasal hak olan eğitim hakkından mahrum bırakılmaları... Amaç ne? İmam hatip ortaokullarının sistemden çıkarılması..."
 
İmam hatip okullarına yönelik uygulanan politikalarla aslında bu okulların arkasındaki yerli ve millî insanların fedakârlıklarıyla örülmüş hikâyeleri yok etmek olduğunu dile getiren Özer, katsayı uygulamasının imam hatip liseleri ve meslek lisesi öğrencilerinin üniversiteye erişimini engelleyerek başarılı öğrencilerin bu iki okul türünden uzaklaşmasına neden olduğunu kaydetti.
 
Bakan Özer, imam hatip okullarına öğrenci bulabilmek için bu anlamda maarif davasına kendini adamış yiğit insanların köy köy gezdiğini ifade etti.  
 
Başörtüsü yasaklarından katsayı uygulamasına eğitimin önündeki antidemokratik uygulamalara değinen Özer, "Bu ülkenin güçlü olmasıyla ilgili ve toplumsal taleplerini reddetmeye yönelik tüm antidemokratik uygulamalar, son yirmi yıl içinde eğitim sisteminden kaldırıldı. Bir ülkenin en kalıcı sermayesi beşeri sermayesi ise bu sermayenin niteliğini artırmadaki en önemli enstrüman da eğitimdir. O hâlde hükûmetlere düşen, eğitimin tüm kademelerindeki çağ nüfusunu okullarla buluşturmasıdır." diye konuştu.


 
Özer, 1990 ile 2000'li yıllar arasındaki sürece işaret ederek şöyle devam etti:
 
"Başörtüsü yasaklarını, katsayı uygulamasını, zorunlu eğitimin sekiz yıla çıkarılmasıyla ilgili emek sarf edenler, bu insan kaynağının okullarla buluşması için emek sarf etmişler miydi? Hayır. 2000'li yıllara bakın, beş yaştaki okullaşma oranı yüzde 11, ortaöğretimdeki okullaşma oranları, yani lisede yüzde 44 idi. Nüfusundan yüz gencin sadece 44'ü, yani iki tanesinden biri listede yer buluyordu. Yükseköğretim de benzer şekildeydi." 
 
"Eğitimin tüm kademelerindeki nüfusun yüzde 95'inin üzerinde okullaşma"
Konuşmasında güncel okullaşma oranlarını paylaşan Özer, "Bugün gelinen noktada beş yaştaki oranları yüzde 95'e, ilkokuldaki okullaşma oranı yüzde 99,63'e, yani yüzde 100'e, ortaokuldaki okullaşma oranı yüzde 99,44'e ve lisedeki okullaşma oranı yüzde 95'e ulaştı." dedi. Özer, Cumhuriyet tarihinde ilk kez eğitimin tüm kademelerindeki nüfusun yüzde 95'inin üzerinde okullarla buluşma sağlandığını vurguladı.
 
Özer şunları söyledi:
 
"Demek ki son yirmi yılda dert neydi? Dert bu ülkenin evlatlarının hiçbir ayrıma tabi tutulmadan okullarla buluşmasıydı. Ondan önceki dönemin derdi neydi? Ondan önceki dönemin derdi, bu ülkenin vatandaşına kendi dayattığı koşullarla eğitime buluşma şartını getirme dönemiydi. Yani vesayet odaklarının aktif olarak eğitim politikalarının şekillendiği bir dönemdi. Peki, madem konu rekabetti, bu ülkenin diğer ülkelerinde rekabet edebilme kapasitesini artırmaktı... Peki, neden o zaman bu adımlar atılmadı? Çünkü bu ülkenin kalkınması hiç de umurlarında değildi. Eğer umurlarında olmuş olsaydı, eğitimin tüm kademelerindeki okullaşma oranlarını artırırlardı. Onların derdi, Sayın Cumhurbaşkanımızın sıklıkla zikrettiği gibi, kültürel iktidar eğitimden geçer. Eğer bu ülkenin vatandaşlarının çocuklarını eğitimle buluşturmazsanız vesayet odakları kültürel iktidarını sürekli pekiştirir. Hiçbir zaman Anadolu insanı o kültürel iktidara ortak olamaz. İşte son yirmi yıl, bu ortaklığın pekiştirildiği en önemli döneme tekabül etmektedir. Elbette bunun da bir lideri vardır, Sayın Cumhurbaşkanımıza bu evlatlarımızın tamamının okulla buluşmasıyla ilgili yapmış olduğu tüm yatırımlar, antidemokratik uygulamaların kaldırılmasındaki göstermiş olduğu kararlılık ve dirayet için en içten şükranlarımızı arz ediyoruz."
 
"Spekülasyon yapanların hiçbir kıymeti bulunmuyor"
Kız çocuklarının okullaşmasıyla ilgili yapılan spekülasyonların ve bu spekülasyonları yapanların hiçbir kıymetini olmadığını söyleyen Özer, o kişilerin başörtüsü yasaklarının, katsayı uygulamasının ve imam hatiplerin boğulmasının arkasındaki isimler olduğunu ifade etti. Özer, "Bir zamanlar kız çocuklarının okullaşması bu ülkede muhafazakâr kesim üzerine baskı olarak kullanıldı. Sanki muhafazakâr kesim, kız çocuklarını okula göndermekle ilgili problemleri varmış gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Bu topraklar; Mevlanaların, Sadrettin Konevilerin, İbnül Arabilerin, Gazalinin ziyaretlerinin olduğu topraklar... Emir Sultanların, Hacı Bayramı Veli'nin gönül coğrafyası yaptığı topraklar... Bu topraklarda ilimle, bilimle, dinle bir çekişme ve çatışma kültürü hiç yok geçmişinde. Yirmi yıldaki duruma bakın, ilk kez Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kız çocukların okullaşma problemi son yirmi yılda çözülmüştür. Ortaokuldaki kız çocuklarının okullaşma oranı erkekleri geçmiştir. 2014 yılından itibaren yükseköğretimdeki kadınlarımızın, kızlarımızın okullaşma olan erkekleri geçmiştir. Demek ki bu milletin okumayla ilgili hiç problemi yok." dedi.
 
"Dünyaya, ahlak ve merhamete dair farklı şeyler söyleyen bir ülke"
Konuşmasının sonunda, Dünyaya ahlak ve merhamet dair farklı şeyler söyleyen bir ülke olma adına Bakanlık olarak her türlü gayreti sarf edeceklerini belirten Özer, imam hatiplerin 71. yıl dönümünü kutladı. Program, hediye takdimlerin ve ödül töreninin gerçekleşmesinin ardından sona erdi.

Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
2023 Ocak ayında en düşük öğretmen maaşı ne kadar olmalıdır?
Namaz Vakti 02 Nisan 2023
İmsak 05:12
Güneş 06:40
Öğle 13:13
İkindi 16:47
Akşam 19:36
Yatsı 20:58
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 26 63
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 26 45
5. Trabzonspor 26 44
6. Başakşehir 25 44
7. Kayserispor 26 41
8. Konyaspor 25 34
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 25 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 25 22
Takımlar O P
1. Samsunspor 29 63
2. Eyüpspor 28 53
3. Rizespor 27 52
4. Sakaryaspor 28 52
5. Pendikspor 28 50
6. Keçiörengücü 28 47
7. Bodrumspor 28 45
8. Göztepe 28 44
9. Boluspor 28 44
10. Manisa FK 27 42
11. Bandırmaspor 27 40
12. Altay 28 28
13. Tuzlaspor 27 28
14. Altınordu 28 26
15. Erzurumspor 27 25
16. Adanaspor 29 25
17. Gençlerbirliği 27 21
18. Denizlispor 29 17
19. Yeni Malatyaspor 29 16
Takımlar O P
1. Arsenal 29 72
2. M.City 28 64
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Brighton 26 43
7. Brentford 28 43
8. Liverpool 27 42
9. Aston Villa 28 41
10. Fulham 28 39
11. Chelsea 28 38
12. Crystal Palace 29 30
13. Wolves 29 28
14. Nottingham Forest 28 27
15. Bournemouth 28 27
16. Leeds United 28 26
17. Everton 28 26
18. Leicester City 28 25
19. West Ham United 26 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 27 71
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 27 37
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 27 35
10. Girona 27 34
11. Celta Vigo 26 34
12. Mallorca 27 33
13. Sevilla 27 31
14. Getafe 27 30
15. Real Valladolid 26 28
16. Cadiz 27 28
17. Espanyol 27 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 27 13